Rekabet Kurumu’ndan zincir marketlere “mesafe” uyarısı
Kurum tarafından hazırlanan “Türkiye Hızlı Tüketim Ürünleri Perakendeciliği Nihai Raporu”nda, şubede alıcı gücünün kötüye kullanılmasının önlenmesi için bazı düzenlemelerin yapılması gerektiği belirtildi.
Bu kapsamda “Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Taslağı”nda yer alması gereken kararlara yönelik bazı öneriler şöyle sıralanıyor:
“Kanun taslağında yer alan haksız ticari uygulamalara ilişkin olarak, çabuk bozulan tarım ürünleri ve gıda ürünlerinde 30 günü aşan ödeme vadeleri, diğer tarım ürünleri ve gıda ürünlerinde 60 günü aşan ödeme vadeleri, çabuk bozulan gıdalarda kısa sürede yapılan iptal bildirimleri, tek taraflı sözleşme değişiklikleri Alıcının zarar görmesi ve hasarlı mal riskinin tedarikçiye geçmesi yasaklanmalıdır.
Aynı yönetmelik kapsamında satılmayan eserlerin iadesine, tedarikçiye listeleme, raf ve stok bedelinin ödenmesine, tedarikçiye promosyon, pazarlama ve reklam amaçlı ödeme yapılmasına veya perakendecilerin talep edebileceğine ilişkin düzenleme yapılması gerekmektedir. bu konularda fiyatlar, ancak taraflar arasında bu yönde bir anlaşma varsa söz konusu olabilir. sahip olmak.”
Perakende sektörü için bağımsız birim talebi
Bu düzenlemeleri izlemek ve denetlemek üzere bağımsız bir birim kurulmasını talep eden raporda şu ifadelere yer verildi:
“Söz konusu birimin misyona özgü yapılanması, şikayette bulunma veya re’sen soruşturma yetkisine sahip olması, habersiz soruşturma yapma, bilgi isteme, para cezası belirleme ve ihlali doğrudan sona erdirme yetkisine sahip olması gerekir. haksız ticari uygulamaların önlenmesi caydırıcı olmalıdır.İdari para cezasının caydırıcılık sağlaması için işletme ciroları üzerinden tesis edilmesi ve tekerrürü halinde cezayı artırma imkânının olması gerektiği düşünülmektedir.
Raporda, zincir marketlerin yeni mağaza açma izinlerinin nüfus kriterine bağlanmasının rekabet üzerinde bazı olumsuz etkileri olabileceğine dikkat çekilerek, söz konusu düzenlemenin bu nedenle uygulanmamasının uygun olacağı belirtildi.
Rekabet açısından pazara olumlu etkileri olacaktır.
Raporda, zincir mağazaların ara kuralına ilişkin olarak şunlar kaydedildi:
“Mağaza açılışları ile ilgili olarak, belirlenmiş bir araçta birebir ekonomik bütünlük içinde olan perakendecilerin ikinci bir şube açmasının yasaklanabileceği ve bu işletmelerin bire bir devralma yapmasının engellenebileceği ücretlendirilir. Gerçekten bariz olan bölgelerde aynı kümeye bağlı zincir mağazaların birbirine çok yakın mesafelerde görülebildiğini belirten “Bu durum, o bölgeye yeni bir perakendecinin girişini engelleyen sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle, konuya ilişkin düzenlemenin rekabetçi anlamda piyasaya olumlu etkilerinin olacağı düşünülmektedir.”
İndirimli ilan edilen eserin mağazada olması gerekmektedir.
Raporda, hızlı tüketim malları perakendeciliğinde segmentin rekabetçi yapısını olumsuz etkileyebilecek veya tüketicilerin yanıltılmasına neden olabilecek bazı uygulamalar için düzenleme yapılabileceğine dikkat çekildi.
Raporda, eserin indirime gidileceğinin duyurulduğu dönemde (geleneksel medya, sosyal medya veya diğer duyuru ve reklamlar ile) mağazada bulunmasının sağlanması ve işin yapılması gerektiği vurgulanır. Bu süre içinde ilan edilen indirimli fiyattan satılmak, “Tüketiciler şikayetlerinde sık sık benzer konuları dile getirerek indirimli olduğu açıklanan ürünlerin bayilerde bulunmadığını belirtmişlerdir. Bu düzenlemenin hem tüketiciye hem de rekabetin korunmasına fayda sağlayacağı düşünülmektedir.”terim kullanıldı.
Özel olarak paketlenmiş artefakt uyarısı
Raporda, tedarikçilerin tek zincir markete özel ağırlıkta işler üretmeleri için yapılan anlaşmaların önüne geçilmesinin de değerlendirildiği belirtilirken, şunlar kaydedildi:
“Bu kapsamda, bilinen veya standart ambalajlardan farklı olarak belirli büyüklükteki işlerin tek perakendeciye münhasıran üretilebildiği görülmektedir. Bu uygulamalar şubede yaygın. Bu anlaşmalar rekabeti olumsuz etkileyebiliyor ve bu anlaşmalar tüketicilerde çeşitli yanılsamalara da yol açabilmektedir.Ambalaj-boyut farklılıkları tüketici tarafından hızlı bir şekilde algılanıp algılanmadığına bakılmaksızın, sadece bir perakendeciye özel bariz ambalaj üretiminin yönetmelikle yasaklanabileceği değerlendirilmektedir.”